6.ÜNİTE: Demokrisinin Serüveni

28 Kasım 2012 Çarşamba

6.Sınıf 6.ÜNİTE: Demokrisinin Serüveni konu anlatımı ve konu özetleri 

 

Monarşi

Monarşi ne demektir?

Monarşi, bir hükümdarın devlet başkanı olduğu bir yönetim biçimidir. Monarşiyi diğer yönetim biçimlerinden ayıran en önemli özellik, devlet başkanının bu yetkiyi yaşamı boyunca elinde bulundurmasıdır. Bu sistemde yönetme yetkisi genellikle babadan oğula geçmektedir Bazen kadınların da yönetici oldukları görülmektedir. Örneğin, İngiltere ve Belçika meşruti krallık ile yönetilmektedir. Yani bu ülkelerde meclis ve siyasi partilerin yanı sıra kral ya da kraliçe de

Oligarşi

Oligarşi ne demektir? Oligarşi nasıl bir yönetim şeklidir?

Oligarşi, sadece belirli bir grubun bir ülkeyi yönetmesiyle ortaya çıkan yönetim biçimidir.
Yönetimdeki grup, genelde askeri, siyasi veya ekonomik olarak ülkenin önde gelen gruplarından birisidir. Bu yönetim şeklinde yönetici grubu ekonomi, sosyal statü veya askeri-politik gücün ortak paydası olarak bir araya getirmektedir. Günümüzde bu yönetim şekline rastlanılmamaktadır.

Teokrasi

Teokrasi ne demektir? Teokrasi nasıl bir yönetim şeklidir?

Teokrasi dine dayalı yönetim biçimidir. Bu yönetim şeklinde, dini otorite organlarının siyasi otorite organları yerine devlet idaresini elde tuttuğu devlet biçimidir. Her ne kadar farklı algılanış biçimleri ve yorumları mevcut olsa da teokrasi en yalın anlamda “devlet işlerinden bir tür ruhban sınıfının sorumlu olduğu ve devlet işlerinin dini temellere dayandırılmaya çalışıldığı

Cumhuriyet

Cumhuriyet nasıl bir yönetim şeklidir?

Milletin, egemenliği kendi elinde tuttuğu ve bunu belirli süreler için seçtiği temsilcileri aracılığıyla kullandığı yönetim biçimidir. Cumhuriyet, egemenliğin kaynağının millete ait olduğunu kabul eden devlet şekli demektir; dolayısıyla devleti yönetenlerin, seçimle iş başına geldiği bir yönetim biçimidir. Bu rejimde devlet başkanı olan Cumhurbaşkanı da milletçe veya milletin temsilcisi tarafından seçilir. Cumhuriyet yönetimi bu niteliği ile demokrasi prensibinin en iyi uygulanmasını sağlayan bir siyasi rejimdir.

Ülkemizde Ulusal egemenliğin gelişimi

Türkiye'de Ulusal egemenliğin gelişim kronolojisi, aşamaları

Büyük Millet Meclisinin üstünde bir güç yoktur. (24 Nisan 1920)
Hâkimiyet kayıtsız ve şartsız milletindir. İdare usulü, halkın mukadderatını bizzat ve bilfiil idare etmesi esasına dayanır. (20 Ocak 1921)
Saltanat kaldırıldı. (1 Kasım 1922)
Cumhuriyet ilan edildi. (29 Ekim 1923)
Kadınların belediye seçimlerine katılması esası getirildi. (1930)
Kadınların milletvekili olmalarının yolu açıldı. (1934)

Demokrasinin Oturduğu Zeminler

Demokrasinin Oturduğu Zeminler

Hamurrabi Kanunları

Hamurrabi Kanunları

Mezopotamya’da MÖ II. bin yıllarında hüküm süren, Babil Devleti Kralı Hamurrabi (Büyük Reis), ülkesinin toplumsal, siyasal, ekonomik ve dinsel alanlarını 282 maddeli bir yasayla düzenlenmiştir. Bu yasa tarihinin ilk yazılı anayasasını oluşturmuştur da denebilir.
Tarihin bu ilk yazılı anayasası, Babil halkını sınıf sınıf ayırmış ve bu sınışarın hak ve yetkilerini düzenlemiştir. Buna göre Babil halkı; kişisel mülkiyet ve ticaret hakkına sahip olan özgür insanlar (asiller); gayrimenkul değil ama para ya da kıymetli eşya sahibi olma hakkı olan azat

Veda Hutbesi

Veda Hutbesi

Ey İnsanlar! Beni dinleyin sonra bu mevkide sizinle bir daha buluşamam. İslamiyetten önceki zamana ait bütün cahiliyet adetlerini ayağımın altına alıp çiğniyorum. Bir Arap’ın, Arap olmayan yabancıya, bir yabancının bir Arap’a üstünlüğü yoktur... 
Ey halk! Sözlerimi dinleyin ve anlayın. Her Müslüman diğer Müslümanın kardeşidir. Bütün müminler kardeştir. Bir kimseye kardeşinin malı helal olmaz, sadece gönül rızasıyla verirse

Magna Carta Libertatum

Magna Carta Libertatum

Magna Carta Libertatum (19 Haziran 1215)- !ngiltere
1. Hiç kimse, asilzadelerin ücreti için ya da diğer herhangi bir kiralık arazi için gerekli olandan daha fazla hizmet vermeye zorlanamaz.
2. Özgür bir adam suçun derecesine göre küçük bir suç için yalnızca para

İnsan Hakları Bildirgesi

İnsan Hakları Bildirgesi, İnsan Hakları Bildirgesi ne zaman yayınlanmıştır?

İnsan Hakları Bildirgesi (1789)
Ulusal Meclis hâlinde toplanan Fransız halkı temsilcileri, toplumların uğradıkları felaketlerin ve yönetimlerin bozulmasının yegâne nedeninin; insan haklarının bilinmemesi, unutulmuş olması ya da hor görülüp dikkate alınmamasına bağlı olduğu görüşünden hareketle; insanın doğal, devredilemez ve kutsal haklarının resmî bir bildiri içinde açıklamaya karar vermişlerdir. Öyle ki, bu bildiri tüm toplum üyelerinin hiçbir zaman akıllarından çıkmasını, sürekli olarak onlara haklarını ve ödevlerini hatırlatsın.

Kanunu esasi

Kanunu esasiye ne zaman yayınlanmıştır? Kanunu esasiyenin maddeleri

Kanunuesasi (1876): Türk toplumunda ilk anayasa Osmanlı İmparatorluğu’nun son dönemlerinde kabul edilmiş olan Kanunuesasi’dir. Kişi hak ve güvenliği, ibadet hürriyeti, basın hürriyeti, dilekçe hakkı, konut dokunulmazlığı, eğitim hürriyeti, kanun önünde eşitlik, mülkiyet
hakkı, angarya ve işkencenin yasaklanması gibi kişi hak ve hürriyetleri ilk defa, klasik esaslara uygun olarak oldukça geniş bir liste hâlinde bu anayasada yer almıştır.
1. Devleti Osmaniye tabiiyetinde bulunan kişilerin tamamına hangi din ve mezhepten olur ise olsun Osmanlı vatandaşıdır.

Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (1950)

Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (1950)

- Herkesin yaşam hakkı yasanın koruması altındadır. Yasanın ölüm cezası ile cezalandırdığı bir suçtan dolayı hakkında mahkemece hükmedilen bu cezanın yerine getirilmesi dışında hiç kimse kasten öldürülemez.
- Hiç kimse işkenceye, insanlık dışı ya da onur kırıcı ceza veya işlemlere tabi tutulamaz.
- Hiç kimse köle ve kul hâlinde tutulamaz.
- Hiç kimse zorla çalıştırılamaz ve zorunlu çalışmaya tabi tutulamaz.
- Herkesin kişi özgürlüğüne ve güvenliğine hakkı vardır.
- Herkes özel ve aile hayatına, konutuna ve haberleşmesine saygı gösterilmesi hakkına

Atatürk ve İnsan Hakları

Atatürk ve İnsan Hakları, Atatürk'ün insan haklarıyla ilgili söz ve görüşleri

Atatürk insan hakları ile ilgili düşüncelerini sözleri ile açıkça belirtmiştir.
Hürriyet, insanın düşündüğünü ve dilediğini tam olarak yapabilmesidir. Kişinin birinci hakkı, doğal yeteneklerini serbestçe geliştirebilmesidir. Bu gelişimi sağlamak için ise en iyi vasıta, kişiye, bir başkasının hakkına zarar vermeksizin, tehlike ve zarar kendine ait olmak üzere, ona, kendi kendini, istediği gibi sevk ve idare etmeye müsaade etmektir.
Hürriyet olmayan bir memlekette ölüm ve yok oluş vardır. Her ilerlemenin ve kurtuluşun

Cumhuriyet Dönemi Türk Kadını

Cumhuriyet Dönemi Türk Kadınının özellikleri, Cumhuriyet Döneminde Türk Kadınına verilen önem

Cumhuriyet Dönemi Türk Kadını
Toplumun, sosyal yaşamında, üretiminde ve siyasi yaşam alanında, kendi çağdaşları liderlere göre, kadının önemini çok daha önce fark etmiş, varlığı ile toplumda kadınların yer almamasının ne tür yoksunluklara neden olduğunu bilen Mustafa Kemal Atatürk, radikal değişimler yapmıştır. Mustafa Kemal’le birlikte, kadının başta eğitim olmak üzere, hukuk, çalışma, siyasal katılım, toplumsal yaşamda ve aile yaşamında eşit haklara sahip olarak yerini alması için gereken tüm atılımlar yapılmıştır. Bu değişimler,

7.ÜNİTE: Elektronik Yüzyıl

6.Sınıf 7.ÜNİTE: Elektronik Yüzyıl konu anlatımı ve konu özetleri 

 

Tarih ne demektir?

Tarih ne demektir? Tarihi bilmenin önemi

Tarih: Geçmişte yaşamış insan topluluklarının arasındaki ilişkileri yer ve zaman göstererek inceleyen bilimdir. Bugünü anlayabilmek için geçmişi bilmemiz gerekir. Bugünü anlamak geleceğe yön vermemize yardımcı olur.

Coğrafya ne demektir?

Coğrafya ne demektir? Coğrafyanın önemi

Coğrafya: Doğal çevre ile insan arasındaki ilişkileri inceleyen bilimdir. Yurdumuzun dünya üzerinde yerini öğrenerek ülkemiz için neler yapabileceğimizi öğreniriz

Sosyoloji ne demektir?

Sosyoloji ne demektir? Sosyolojinin önemi

Sosyoloji: Toplumların yapısını inceleyen bilim dalıdır. Toplum içinde bazı gruplar içinde bulunuruz. Arkadaş grubu, aile grubu gibi. Bu gruplarda yer alarak görev ve sorumluluklarımızı öğrenmeye çalışırız.

Hukuk bilimi ne demektir?

Hukuk bilimi ne demektir? Hukuk biliminin önemi

Hukuk Bilimi: Toplumsal ilişkileri düzenleyen, devletin yaptırım gücünü belirleyen yasaların bütününü inceleyen bilimdir. Hak ve sorumluluklarımızı öğrenerek bunları nasıl koruyacağımızı biliriz. Kararları doğru ve zamanında vermeyi öğreniriz.

Psikoloji ne demektir?

Psikoloji ne demektir? Psikolojinin önemi

Psikoloji: İnsanların davranışlarını ve duygularını inceleyen bilimdir. Çevremizdeki insanları tanıyarak onların duygu ve davranışlarını nasıl ifade edebildiklerini kavrar, kendimizi çevremizdeki kişilere nasıl anlatacağımızı öğreniriz.

Doku ve organ nakli

Doku ve organ naklinin önemi, Organ bağışının önemi

Hastalık ya da kazalar sonucu bazı organlarımız zarar göüyor veya iş göremez duruma gelebiliyor. Bu durumda rahatsız olan organın tedavi edilmesi ya da organın yerine organ nakli yapılması gerekiyor. Organın yapımı mümkün olmadığına göre tek çare hastalıklı organın yerine onu bağışlayacak kişilerden alınmasıdır. fiunu unutmamak gerekir: Hastalığın yaşı yoktur. İnsan her zaman hasta olabilir ve doku veya organ nakline ihtiyaç duyabilir. Bu nedenle doku ve organ nakline herkesin duyarlı olması lazımdır.

Kan bağışı

Kan bağışının faydaları, Kan bağışının önemi

Kan bağışı, ülkemizdeki sağlık alanında yaşanan önemli sorunlardan biridir. Kan üretimi mümkün olmayan bir maddedir. Bu nedenle kan ihtiyacı ancak insanlardan karşılanmaktadır. Kan nakline ihtiyaç duyan hastaların, anonslarını belki siz de çevrenizden duymuşsunuzdur.
Kan vermenin önemini iyi kavramak, neden kan bağışında bulunmamız gerektiğini bilmemiz başka insanların yaşamasını sağlayacaktır. Kan verecek kişilerin sağlıklı olması gerekir. Kan değerleri normal, kalp ve dolaşım sistemi ile ilgili bir hastalığı bulunmayan bir kişi, ihtiyaç sahiplerine 500 mililitrelik kan bağışında bulunabilir. Sağlıklı kişilerden alınan kan, vücutları tarafından dört haftada yerine konur.

Bulaşıcı hastalıklardan bazıları

Bulaşıcı hastalıklardan bazıları

AIDS ( Edinsel bağışıklık eksikliği sendromu ) : Cinsel ilişki, kan nakli, ortak kullanılan enjektör vb. yollarla geçer. Hastalık vücut bağışıklık sistemi ile ilgilidir ve hastalığa HIV virüsü neden olmaktadır. Tedavisi henüz bulunamamıştır.
Hepatit B: Su ve besin maddelerine virüs içeren dışkının bulaşması sonucu insana geçer. Hijyen koşullarının iyi olmadığı yerlerde görülür.
Uyuz: Pire, bit gibi parazitlerle vücuda yayılır ve vücudu kaşıntı sarar. Önlemek için temizliğe dikkat etmek gerekir.

Telif ve Patent hakkı, korsan ürün

Telif hakkı ne demektir? Patent hakkı ne demektir? Korsan ürün ne demektir?

Kitap, film, müzik CD, DVD gibi ürünlerin hazırlanıp okuyucu ve dinleyiciye sunulması masraf, yoğun emek ve yorucu bir süreç gerektirir. Bu süreçte büyük maddi ve manevi emek harcanır. Başkalarının ürünlerini izinsiz, yasadışı yollarla kopyalayarak veya taklit ederek üretmeye korsan ürün adı verilir. Orijinal kitapların ciltlenmesi, yazısı ve renkleri kaliteli olur. Korsan kitap ise
ucuz olsun diye her şeyi adi ve kötü malzemeden oluşturulur. Aynı şekilde korsan CD’ler de bir kere seyredilince veya dinlenince bozulurlar. Hâlbuki bunlar uzun süre saklanabilecek

Türk Patent Enstitüsünün görevleri

Türk Patent Enstitüsünün görevleri nelerdir?

1.Yaratıcılığı ve yeniliği teşvik ederek Türkiye’nin ekonomik ve teknolojik gelişmesine katkıda bulunur.
2.   Patent, marka, tasarım ve sanayi eser haklarının korunmasını sağlar.
3.  Sanayi eseri sahibi olma bilincini geliştirme çalışmaları yapar.
4. Türk ekonomisinin çıkarlarını korur, uluslararası platformlarda Türkiye’yi temsil eder ve işbirliğini güçlendirir.

Bir ürünün orjinalini almanın faydaları

Bir ürünün orjinalini almanın faydaları nelerdir? Neden orjinal ürün alınmalıdır?

- Devletin trilyonlarca lira vergi almasını,
- Yasadışı işlerin önlenmesini,
- Eser sahiplerinin emeklerinin karşılığını almasını,
- Müzik, sinema, ilim, edebiyat alanlarında uluslararası rekabet şansını çoğaltır, gelişmelerini, nitelikli ve kaliteli ürünlerin ortaya çıkmasını sağlamış oluruz.

Atatürk ve Bilim

Atatürk'ün bilime verdiği önem, Atatürk ve Bilim

Atatürk’ün önem verdiği ve savunduğu kavramların hayatımızla olan uyumunu, hemen her alanda görmek mümkündür. Atatürk ün bilim konusuna yaklaşımı, bunun bir başka örneğidir. Atatürk, "İlim ve fen nerede ise oradan alacağız ve her millet ferdinin kafasına koyacağız. İlim ve fen için kayıt ve şart yoktur" derken, konuya olan ilgisini ön plana çıkartmaktadır.
Türk Milleti, gerçek karakterine ters düşen, cahillikten ve geri kalmışlıktan kurtulmak için, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ün göstermiş olduğu çağdaş uygarlık yolunda ilerlemeli; hedeflerine ulaşmak için bir an önce harekete geçmelidir. Bu hedeflere ulaşmak için gereken

 
 
 

Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı